GERİ DÖNÜŞÜM İŞÇİSİ ÖZGÜR İBAR: TEMİZ BİR İŞ BU, BURNUNUZU TIKAMAYIN

Rahatsız edici bakışlardan sıkılmış, yanından geçerken saygısızca ve densizce göstere göstere burnunu tıkayan insanlar onu rahatsız ediyor. “Benim yaptığım iş temiz bir iş. Kazandığım para helal para” diyor, önemli.

IMG_0773

Özgür İbar, 15 kişiyle birlikte kalıyor.

Hakan Güngör
twitter.com/bayhakangungor

Özgür İbar 18 yaşında. 11 yaşından beri geri dönüşüm işçisi.

“Zorunluluktu bu, babamın iki karısı vardı. Bana, anneme ve kardeşlerime bakmadı. Aç kaldığımız bile oldu. Mecburen başladım çalışmaya.”

O yıllarda baba baskısı da belini bükmüş Özgür’ün: “Annemi de, beni de dövüyordu. Bir gün anneme öyle saldırdı ki, dayanamadım ve ben de babama vurdum. Kafası yarıldı.” Babası bir süre sonra tamamen kopmuş aileden. Özgür, yüzünü bile görmek istemediğini belirtiyor.

IMG_0767

Geri dönüşüm işçisi Özgür İbar’la röportaj esnasında…

 SABAH 9’DAN AKŞAM 10’A

Ortaokul ikiden terkmiş Özgür, “Yaramazdım ben. Okula da gidesim gelmedi aslında. Dışarda olmak daha çok hoşuma gidiyordu.” Nişanlıymış, ayrılmışlar. “Evlenecektim. Çok şey yaptım onun için. Ne istediyse… Sonra aldattı beni” diyor. Bir gün nişanlısını bir erkekle birlikte görmüş. Yanındaki adama saldırmış, hastanelik etmiş onu. Ama nişanlısına dokunmamış. “Kadına vuramam ben” diyor.

Şartlar zor ama umutsuz değil. Askerlikten sonra evlenmek istediğine değiniyor. Günlük hayatını soruyorum. Röportajımızı yaptığımız Nisan ayı, Özgür’ün bu işyerindeki 4. ayıymış. Sabah 9 başlayıp akşam 10’a kadar çalışıyor. Kavga gürültü olmadığının altını çiziyor, herkesin çalıştığı bölge belliymiş. Kimse kimsenin çöplüğüne bakmazmış. Ama ne olur, ne olmaz diye yanında ekmek bıçağı taşıyor.

Gün içinde canını sıkan şeyler olmuyor değil. Örneğin yanından geçerken burnunu kapatan kişilerden çok rahatsız. “Ne yalan söyleyeyim, basıyorum küfrü” diyor.

KAZANDIĞI PARA AİLESİNE

Günde 50-60 lira kazanıyormuş. Topladığı kağıtları Yeni Camii’nin karşısında bir yere götürüp satıyormuş. Kazandığı parayı olduğu gibi ailesine gönderiyormuş. “Dört kardeşime, anneme ben bakıyorum.

Sosyal medya kullanıp kullanmadığını soruyorum. Facebook kullanıyor. Sık girmiyor. Girdiğinde de sevdiği şarkıları paylaşıyor. Kaldığı yerde TV var, günde 2-3 saat izliyor. Yabancı filmler öncelikli tercihi.

Kaldığı yer demişken… Çalıştığı yerin hemen üst katında depovari bir yerde kalıyor. 15 kişi birlikte yaşıyorlarmış orada. Rahat olduğunu söylüyor. Kimseyle yakın arkadaş değilmiş. Yabancılar var diyor. Yabancı dedikleri Ortadoğu’dan gelen, Türkçe bilmeyen çalışanlar…

Sona sakladım, belirteyim, 4 katlı apartman yaptırmış kazandığı parayla Aksaray ilinde. Kiraya verecekmiş 3 katını, birinde ailesi yaşıyor. Askerden döndükten sonra bir katına da kendisi yerleşebilirmiş. Kağıt toplama işi devam edecek mi diye soruyorum, o devam diyor sigarasını tüttürürken…

Fotoğraflar: Ahmet Aslan

 

Reklam

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: